10 Haziran 2018 Pazar

Etrüsk Türk Bağı



Türk və etrusk runik əlifbalarının bir qaynaqdan olması eyni səsin hər iki əlifbada eyni işarə ilə verilməsində daha aydın görünür.




Əvəllər ellinlərin yazı gələnəyi olmadığını vurğulayan və Elladada əlifbanın ortaya çıxmasını finiklərə bağlayan, yunanların dəri üzərində yazılan kitabələrə dephtera (dep-deri) deməsini, istifadə edilən əlifbaya finik yazısı deyiminin isə uzum müddət yunan dilində davam etməsini yazan Herodot kadmelərin yunanlara gətirdiyi əlifbada yaranan fərqləri belə izah edir: “Öncə başqa finikiyalılar kimi kadmelərin yazısı finik əlifbasında idi. Sonralar dillərində baş verən dəyişmələr əlifbaya sirayət etmiş və bəzi hərflərin fərqli formaları yaranmışdır.” (Herodot, V. 58)

Siciliyalı Diodora görə, Homerdən öncəki yunan şairləri pelask əlifbasından istifadə etmişlər, bu əlifbaya dayanan yazı türləri Avropaya da yayılmışdır. Belə əlifbanı İtaliyaya pelasklar gətirmişlər. Diodorun fikrinə Böyük Pliniy də tərəfdar çıxmışdır. Bu yorumlar etruskların pelask sayılması ilə bağlıdır. Latın əlifbası da etrusk əlifbasından yaranmışdır.


Prof.Dr.Firudin Ağasıoğlu
Etrüsk-Türk Bağı







Ek: 
Etrüskler İtalya'ya göçtüğünde zaten alfabeleri vardı, ki "Grek" dedikleri Akhalar (Homer'de öyle geçer) Anadolu'ya göçtüğünde Etrüskler zaten gitmişti.


Virgil Aeneid VIII:600 : "Latium kıyılarında oturan Pelasglar..."

Aynı şey bugünkü Yunanistan içinde geçerlidir. "Hellenler" gelmeden önceki sakinleri Pelasglardı ve bölgenin adı da Pelasg idi. "Hellenler" Pelasglardan sadece duvar inşa etmesini, metali işlemesini değil, dini (Hephaestus ve Poseidon Pelasglı idi) ve yazıyı da öğrenmişti.


Diodorus kitabında, Greklere Fenike'den getirildiği için "harflerin" grup halindekine Fenike, tekil halinde ise ilk getirip kullananların Pelasglar olduğunu bu sebeple de harflere Pelasg denildiğini yazar. Tek harf dedikleri aslında Tamgalardır... :

"Yunanlılar" arasında farklı ritim ve şarkıyı keşfeden ilk kişi Linus'tu, ve Cadmus Fenike'den harfleri getirdiğinde, Linus onları Yunan diline aktaran ilk kişi oldu, her karaktere bir isim vererek, şeklini düzenledi. Şimdi harfler bir grup içinde "Fenike" olarak anıldı, çünkü Yunanlılara Fenikelerden getirilmişti, ama tek harf olduklarında karakterleri ilk kullananlar Pelasglar'dı, ve böylece Pelasgic olarak adlandırıldılar." [çv:SB]


"This, then, is the account of Dionysius: Among the Greeks Linus was the first to discover the different rhythms and song, and when Cadmus brought from Phoenicia the letters, as they are called, Linus was again the first to transfer them into the Greek language, to give a name to each character, and to fix its shape. Now the letters, as a group, are called "Phoenician" because they were brought to the Greeks from the Phoenicians, but as single letters the Pelasgians were the first to make use of the transferred characters and so they were called "Pelasgic." Linus also, who was admired because of his poetry and singing, had many pupils and three of greatest renown, Heracles, Thamyras, and Orpheus. Of these three Heracles, who was learning to play the lyre, was unable to appreciate what was taught him because of his sluggishness of soul, and once when he had been punished with rods by Linus he became violently angry and killed his teacher with a blow of the lyre. Thamyras (*), however, who possessed unusual natural ability, perfected the art of music and claimed that in the excellence of song his voice was more beautiful than the voices of the Muses. Whereupon the goddesses, angered at him, took from him his gift of music and maimed the man, even as Homer also bears witness when he writes:

There met the Muses Thamyris of Thrace (*)
And made an end of his song; ... "

Diodorus Siculus (Book III:67)


(*) Trakyalı Thamyris adını Prof.Dr.Çingiz Garaşarlı Tamris olarak verir ve Demir olduğunu yazar: 

"Trak öykülerinde (mitolojisinde) türkücü diye bilinen Tamir sözcüğü Türk uluslarında yaygınca görülen bir kişi adıdır. Bu adın Türkçe karşılıklarında olan Kazakça Damir, Azerice Demir, Tatarca ve Başkırtça Timer kişi adları, insanın kişiliğini belirtmek için kullanılan demir niteleme sözcüğünden oluşmuştur. Eski Türk dilinde "demir" anlamına gelen temür sözcüğü, Temir Boğa, Esen Temmür, Kutluğ Temür örneklerinde olduğu gibi birtakım bileşik kişi adlarında görülmektedir." [Truvalılar ve Etrüskler Türk İdiler] - [ayrıca bknz. İngiltere Tamar Nehri]



* Truvalıların müttefiki Pelasglar bereketli Larissa'da otururlar: Homer İlyada II: 840
* Girit'teki tanrısal Pelasglar: Odysseia XIX: 177



"Hektor adı aslında Ektor'dur." Prof.Dr.Firudin Ağasıoğlu

Arkadaşım M.Saygılı'dan bir teori: "...ilginç yanı Hektor adının Ektor olarak yazılması. Eke bildiğiniz gibi yaşlı, olgun, bilgili anlamındadır Türkçe. Eke-Tor ?"

EKE sözü Türkçedir ve sözlük anlamı da: Bilgili, deneyli, olgun, yetişkin, kurnaz, açıkgöz kimse, bilmiş çocuk, dâhi, demektir. Tor ise Thor, Tur/Tar gibi Türk kelimesinin ilk halidir, Bu yüzden (h)Ektor'un adı EKE TOR/TUR'dur.




"Sea People (Deniz İnsanları) dedikleri Turshalar (Etrüskler) Mısır'a saldırdıktan sonra Fenike kıyılarına gelip yerleşir. Hani derler ya, Hellenler alfabeyi Fenikelilerden aldı diye... Kim gelmiş Fenike kıyılarına? Ne zaman gelmiş?.. Bugünkü Yunanistan'ın ilk sakinleri kimlermiş? Peki "Grek" diye tanımlayıp, aslında Hellenler gibi birçok kavim ve aşiretlerden meydana gelen "Grekleri" [tek bir isim altında toplamakta hiç bir mahsur görmeyip hepsine Hellen diyenler, Türkleri ayrı ayrı boy adlarıyla anmaktan çekinmez, hatta Türk olarak görmez!] bu topluluk ne zaman yazıya geçmişti?... Bu soruların cevabı Pelasgların zaten bir alfabeye sahip olduğunu göstermez mi?...  SB














"İlion kentinin kurucusu, ilk kralı 'Hellenlere' göre, 
Atlas kızı Electra'nın oğlu Dardanos gelmiş 'Teucerler' ülkesine."
Virgil, VIII:135

Teucerler = Türkler