Öşvank Kilisesi ve Manastırı - 10.yy
Öşvank (Oshki) Church and Monastery - 10th c
Erzurum'um Çamlıyamaç köyünde, Tortum Şelaleri yakınında.
963 -973 yılları arasında Gürcü kral Bagrat ile Kral David III tarafından yaptırıldı. Ana kilise Vaftizci Yahya'ya adanmıştır.
Bugün Öşvank Manastırı'ndan kalan, üç şapel, ayin mekanı ve el yazmaların saklandığı kütüphane binasıdır. Doğu Roma İmparatorluğu'nun 1022 de bölgedeki hakimiyeti döneminde hasar gören kilisenin kubbesi, İmparator II.Basileos ile VII.Constantin'in emriyle restore edildi. 19.yüzyılın sonlarından 1980'e kadar cami olarak hizmet vermiş ve 1985 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından "Taşınmaz Kültür Varlıkları" sınıfına dahil edilmiştir.
Bagrat Hanedanı ne Gürcü ne de Ermenidir.
Kıpçak Türkleri Gürcülerle beraber yaşamıştır.
"Gürcü Kralı David'in "Kıpçak beylerinin en mümtazı Karahan'ın oğlu Atrak (Ötrok)'ın güzel kızı ile evlenerek..." "Kıpçak Türkleri ile kurduğu ordu ile Selçuk Türkleri ile savaştığı..."
"Kıpçakların Manastır yapıları
Bizim bu bölgedeki Kıpçak manastırların özellikleri tamamen ortada, Çadır stilinde manastırlar.
Hatta bizim yanımızda Öşvank Manastırı/Kilisesi, gidin bakın usta damgaların hepsi Göktürk Alfabesi....ama kapılarındaki kitabe mensup oldukları dinin kitabeleri...bu da gayet normal.
Bugün biz cami yapıyoruz ama halen daha bugünkü camilerimizde Arap alfabesi kullanıyoruz...Yani yarın 50-100 yıl sonra, biri geldiği zaman bunu Araplar yapmış demiyecek ki, dinin dilini konuşmuşlar diyecekler."
Prof.Dr.Tahsin Parlak
Qıpçaqlar/Kıpçaklar
Parlak, “Orta Asya’daki kaya resimlerinden yola çıkarak, tarihi İpek Yolu’nu kuran Kıpçak Türkleri’nin ticaret yoluyla kültürlerini Roma’ya oradan da Avrupa’ya yaydıklarını tespit ettim. Bugün Hıristiyan aleminin dini sembolü olan haç, Almanya’da ve birçok Avrupa ülkesinde bereket Tanrıçası sembolü olarak kullanılan Simurg kuşu gibi bir çok ögenin, binlerce yıl önce Türkler tarafından kullanıldığı ortaya çıktı”
link
link
NOT:
"Ahıska, çok eski bir Türklük bölgesinin merkezidir. Milattan önce 4. yüzyılda, İskender ordularının bölgeye geldiği sırada, buralarda Kıpçak ve Bun-Türklerin yaşadığı, Gürcü tarihlerinde de belirtilmektedir. Bun-Türk sözünün otokton/yerli Türk anlamına geldiği de aynı kaynaklarca teyit edilmektedir.
Çoruh Vadisinden çıkmış olan Bagratlı ailesi, bir kral hanedanı olarak Ardanuç, Kars, Anı, Kutayıs ve Tiflis'te taht sahibi olmuştur. Daha açık ifadeyle Gürcüler ve Ermeniler, millî hanedan çıkaramamış, bu iki millet de Bagratlı ailesine mensup krallar tarafından yönetilmişlerdir. Bugün Kars, Ardahan, Artvin ve Erzurum’da harabelerine rastladığımız Hıristiyanlık eserleri de bu aileye aittir. Bugün Posof’ta Ahıska sınırındaki Cak Kalesi de bu bölgenin tarihî Türk hanedanı Kıpçak Atabeklerinin tahtıydı.
Bagratlı Ailesi, hangi millete mensuptur?
İktidarda kalma açısından bin yıl süreyle dünya rekoru sahibi olan bu ailenin menşei hakkında çok farklı iddia ve rivayetler var. Şu var ki Bagratlı ailesi ne Gürcü’dür ne de Ermeni... O hâlde tarihçilerimizin önünde, çözülmesi gereken çok önemli bir problem durmaktadır. Unutmamalı ki bu problem çözüldüğü zaman, birçok tarih tezi açıklığa kavuşmuş olacaktır."...
" Hurri, Urartu, Kulhi, Kimmer, Saka/İskit, Arşaklı, Bulgar, Kun, Hazar ve Bagratlılar...[M. Fahrettin Kırzıoğlu, Kars Tarihi, İstanbul 1953.]
Bagratlı ailesi meselesi. Zira bu ailenin kimliği üzerindeki tartışmalar kesin bir sonuca bağlanamamıştır. Kesin olan bilgiler şunlardır: Bu aile İspir ve Ardanuçludur. [M. Lang, Gürcüler (Çev. N. Domaniç), İstanbul 1997, s. 95.] İlk önemli aile büyüğü de Aşut’tur. Aşut, aşmak fiilinden “dağ beli” anlamına gelen Türkçe bir isimdir. Bu aileden yetişmiş büyük kişiler arasında on beşten fazla Aşut bulunmaktadır. [Kırzıoğlu, Kıpçaklar, s. 56.]
900’lü yıllarda Tibet Ortodoks Kilisesini yaptıran da bunlardan biridir. Bu kilisenin damında, eski Oğuz sembollerinden koçbaşı heykelinin bulunması, tarihçilerin dikkatini çekmektedir. [Azmi Tozkoparan (A. Özder), Artvin Tarihini İlgilendiren Bazı Yanlışlıklar Hakkında, Yeşil Artvin dergisi, 1973. S. 5,] Tibet isminin, bir Türk kabile adı olması da bu cümledendir. [Yunus Zeyrek, Acaristan ve Acarlar, s. 125.]
575 yılından Rus istilâsının başladığı 1801 yılına kadar iktidarda kalmış olan Bagratlı sülâlesi, dünya rekoruna sahiptir. Bagratlılar, ilk defa Çoruh bölgesinde küçük bir beylik şeklinde ortaya çıkmıştır. Zaman zaman Bizans, Arap ve Hazar hükümdar ve komutanlarından himaye gören ve V. yüzyılda Ardanuç kalesini merkez edinen Bagratlı ailesi, bölgede nüfuz sahibi olmuştur. Bagratlı hakimiyeti, dayılarının tahtına varis olarak Tiflis’te Kartli tahtına oturan Guram Beyle 575 yılında Gürcistan’a uzanmıştır.
Abbasiler çağında -VIII. yüzyılda- bir başka Bagratlı Aşut Bey, Anı valiliğine tayin edildi. Bu Bagratlı kolu, Ermenilerin mezhebi olan Gregoryen kilisesine bağlı kaldı. Bu mezhebin ve kilisenin kurucusu olan Anak oğlu Grigor’un da, Arşaklı Hıristiyan Oğuz Türklerinden olduğuna dair kuvvetli tarih haberleri vardır. Zira bu mezhepte, diğer Hıristiyan mezheplerinde görülmeyen fakat eski Türk âdet ve inançlarının izlerini taşıyan birçok unsur vardır. [M. Fahrettin Kırzıoğlu, Armenya/Yukarı Eller Tarihinin İçyüzü, TTK Belleten, Ankara 1986, c. L, S. 198,]
Bagratlılar, Ermeni, Gürcü ve Abhazların tarihinde çok önemli bir yer işgal etmektedirler. Bu sebepledir ki adı geçen milletler, Bagratlı ailesini paylaşamamakta, her biri bu ailenin kendi milletine mensup olduğunu iddia etmektedirler. Ne gariptir ki bizim tarihî coğrafyamızda cereyan eden bu tartışmada Türk bilim adamları yoktur! Bagratlı ailesinin adı, yalnız Prof. Dr. Fahrettin Kırzıoğlu’nun kitaplarında geçmektedir."...
Prof.Dr.Yunus Zeyrek
Ankara Gazi Üniversitesinde öğretim görevlisi
Bizim Ahıska dergisi (2004) editörü.
Akdamar kilisesi betimlemelerinde bağdaş kurup oturan kişi GAGİK I 'dir... Bagratuni hanedanı İspir 'den çıkma, İspir adı ise SAKA Türkleri'nden kalmadır.... SB
..................................
Was built between 963 and 973 and its construction was financed by the Georgian kings Bagrat Eristavt and David III Bagrationi Kuropalates. The main church was dedicated to St. John the Baptist....
Today what remains of the Oshki Monastery is the church, three chapels, a mess hall and a library building where manuscripts are preserved. After the area was controlled by the East Roman Empire (Byzantine Empire) in 1022, the damaged dome of the church was repaired on the orders of Emperors Basileos II and Constantin VIII. From the late 19th century to 1980, the church served as a mosque. In 1985, the Turkish Culture and Tourism Ministry named it among the "Immovable Cultural Properties".
Some Kipchak Turks lived with the Georgians and Armenians, some lived in Russia and northeast Blacksea region of Turkey, especially at the time of Pontus. They asimilated in time with the church and church-language. Georgian King David did married with Karahan's son Khan Atrak (Ötrok)'s beautiful daughter Guranduht, she became the Georgian Queen, and was of Kipchak Turkish blood...(Karahan - Blackkhan). Georgians established an army with Kipchak Turkish warriors and fought against the Seljuk Turks in the 12th c AD.... SB.
ilgili: