17 Ekim 2024 Perşembe

Bu Pantolon Türk'tür

 


* 2014 yılında Doğu Türkistan'daki kazılarla bir kurgandan çıkan 3500 yaşında bir pantolon.

* 1930'lara tarihlenen Kırşehir'den bir kilim. (Görsel kaynağı Hüseyin Arısoy)

* Karakalpak Türkleri, Çadır süsü


Akademi dünyası artık inkar edemez!
Pantolon kurganla birlikte Türk Dünyası'na aittir.



* A 3500-year-old trouser, unearthed from a kurgan in East Turkestan in 2014.
* A rug from Kırşehir dating back to the 1930's.
* Karakalpak Turks, Tent ornament
Karakalpak (#Karakalpaks,, #Qaraqalpaqs) #Turks.
The meaning of this Turkish Tribe's name;
Kara = Black.
Kalpak = Headgear made of fur or similar fabrics.


The world of "Academia" can no longer deny it!
This #trouser belong to the Turkic World along with the kurgan.

SB

#Turks
#ArtofTurks



Gaganus = Kağan

 

"Bu halkın tüm kralları bu isimle anılırdı"

GAGANUS = KAGAN(-us) = KAĞAN

"Hunlar yine Galyalıların arasına girmeye çalışıyorlardı. Sigibert çok sayıda cesur adamın başında ordusuyla onlara karşı yürüdü. Savaşmak üzereyken, sihir sanatlarında usta olan Hunlar, çeşitli türden sahte görünümlerin önlerine çıkmasına neden oldular ve onları kesin bir şekilde yendiler. Sigibert'in ordusu kaçtı, ama kendisi Hunlar tarafından ele geçirildi ve savaşta fethedemediği adamları hediye verme becerisiyle alt etmeseydi esir olarak kalacaktı. Güzel görünüşlü ve iyi hitap eden bir adamdı. Hediyeler verdi ve krallarıyla hayatları boyunca birbirleriyle savaşmamaları için bir anlaşma yaptı. Ve bu olay haklı olarak onun diğerlerinden daha fazla övgüye layık olduğuna inanılır. Hunların kralı da kral Sigibert'e birçok hediye verdi. Ona Gaganus denirdi. Bu halkın tüm kralları bu isimle anılır."


Not: Fransa Krallığı'nı kuran Klovis'in (ö.511) torunu Sigibert (ö.575).

Fidye (Gregory'e göre "hediyelerle") ile kurtulan kral !

#Türkçe

#Hun

"He was called Gaganus. All the kings of that people are called by this name."

"The Huns were again endeavoring to make an entrance into the Gauls. Sigibert marched against them with his army, leading a great number of brave men. And when they were about to fight, the Huns, who were versed in magic arts, caused false appearances of various sorts to come before them and defeated them decisively. Sigibert's army fled, but he himself was taken by the Huns and would have remained a prisoner if he had not overcome by his skill in making presents the men whom he could not conquer in battle. He was a man of fine appearance and good address. He gave gifts and entered into an agreement with their king that all the days of their lives they should fight no battles with one another. And this incident is rightly believed to be more to his credit than otherwise. The king of the huns also gave many gifts to king sigibert. He was called Gaganus. All the kings of that people are called by this name." [Gregory of Tours, 6th c]


GAGAN(-us) = KAGAN - KAĞAN (Tr.etymology, leader/king of a state). Also written as Khagan in English.

It was not a name in the 6th century, but a title.

Today used as male/sur-name.


PS: Sigibert (d.575) is the grandson of Clovis (d.511), who founded the Kingdom of France.

A king who survived by ransom (according to Gregory "with gifts") !


#Turkish

#Huns 


SB


Bintepe Kurganları

 

BİN TEPE KURGANLARI


Sardes'in kuzeyindeki mezarlık Bin Tepe Kurganları, Lidya'nın en göze çarpan antik simgeleridir, uzaktan görülebilir ve bölgeyi tuhaf bir büyü yere dönüştürür. Bin Tepe Türkiye'nin, belki de dünyanın en büyük kurgan mezarlığıdır; Mısır'daki Giza platosundan çok daha büyüktür. Bugün Bin Tepe'de yaklaşık 115 kurgan ayakta kalmıştır; 1940'larda en az 149 kurgan vardı, ancak birçoğu tarım nedeniyle tahrip edilmiştir.


ALYATTES KURGANI


Herodot'a göre:

Lidya ülkesi, Tmolos'tan taşınan altın tozu dışında, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında büyük bir mucize deposuna sahip değildir; Orada görülebilecek bir anıt var ki, sadece Mısır ve Babil'dekiler hariç diğerlerinden daha büyüktür: Kroisos'un babası Alyattes'in mezarı vardır, bunun tabanı (krepis) büyük taşlardan ve geri kalanı yığılmış topraktan yapılmıştır. Tüccarlar, zanaatkârlar ve fahişeler tarafından inşa edilmiştir. Ve benim zamanıma kadar mezarın üstünde beş sınır taşı kaldı ve bunların üzerine her birinin ne kadar katkıda bulunduğu yazıldı; ve hesaplama fahişelerin işteki payının en büyük olduğunu gösterdi... Mezarın çevresi altı stad ve iki yüz ayaktır ve genişliği on üç yüz ayaktır. Mezarın yanında büyük bir göl vardır ve Lidyalılar bu gölün sürekli akan pınarlarla beslendiğini söylerler; ona Gygaean Gölü denir. İşte bu mezar böyledir. (Hdt. 1.93)


Alyattes kurganı, Herodot'un verdiği rakamlara çok yakın, yaklaşık 355 m çapında ve 63 m yüksekliğinde, dünyanın en büyük kurganları arasındadır. Teoman Yalçınkaya, 785.000 m3 'ten fazla toprak ve taş içerdiğini ve yaklaşık 2.400 erkek ve 600 yük hayvanından oluşan bir işgücü ile iki buçuk yılda inşa edilmiş olabileceğini hesaplamıştır. “Büyük taşlardan oluşan” krepis duvarı artık ayakta değildir, ancak çoğu Lidya kurganları gibi, 16 tondan daha ağır kireçtaşı çatı kirişleriyle zarifçe oyulmuş bloklardan inşa edilmiş bir odaya sahiptir. Yine çoğu Lidya kurganlarında olduğu gibi mezar odası, yağmacıların keşfetmesini zorlaştırmak için kurganın merkezinden oldukça uzağa yerleştirilmiştir. Antik dönemde zaten yağmalanmış olan oda, 19. yüzyıl Prusya konsolosu Ludwig Peter Spiegelthal tarafından keşfedilmiştir.


KARNIYARIK TEPE


Alyattes Tümülüsü, Bin Tepe'nin sırtını taçlandıran ve diğer tüm höyükleri gölgede bırakan üç muazzam kurgandan biridir. Bu üç dev kurganın ortancası Karnıyarık Tepe'dir. Çapı 230 m ve güneyden yüksekliği 53 m olan höyüğün ayak izi Giza'daki Büyük Keops piramidi kadar büyüktür. Alyattes'in mezarı antik dönemde açılmış olduğundan, 1962'deki Sardes keşif heyeti arkeolojik araştırmalarının bir parçası olarak Karnıyarık Tepe'yi seçer. Yıllar içinde birçok araştırma yapılır. 


Karnıyarık Tepe'nin benzersiz bir özelliği de kurgan içindeki krepis duvarıdır. Krepis duvarları genellikle bir kurganın dışını çevreleyerek toprak dolguyu tutar ve keskin bir kenar sağlar. Ancak bu duvar kurganın içine gömülüdür ve hiçbir zaman tamamlanmamıştır. Bu krepis duvarının, yaklaşık 85 m çapındaki daha eski ve daha küçük bir kurgana ait olduğu anlaşılmaktadır. Görünüşe göre inşaatın erken bir aşamasında, inşaatçılar kurganı genişletmeye karar vermiş, çapını neredeyse üç katına çıkarmış ve bitmemiş krepis duvarını terk edip gömmüşlerdir. Bu neden gerçekleşmiştir? Daha küçük bir kurganın yeri daha güçlü bir kişi tarafından mı ele geçirilmişti? Kurganın sahibi büyük bir servete sahip olduğu için mi daha büyük bir mezar anıtı yaptırabilmiştir? Bunu bilmiyoruz. Büyük kurganın muhtemelen kendi krepis duvarı vardı, ancak neredeyse hiçbir izi günümüze ulaşmamıştır.


Krepis duvarı, ince işlenmiş kireçtaşı bloklardan oluşan iki tabakadan ve yuvarlak bir “destek tabakasından” oluşmaktadır. Çalışmaya son verildiğinde duvarda iki boşluk kalmıştı ve üst tabakada birkaç blok eksikti. Boşluklardan biri büyük bir ana kaya çıkıntısının önünde bırakılmıştır; bu çıkıntının bir kısmı bloklara benzeyecek şekilde oyulmuştur, böylece duvarın kendisine dahil edilebilir. Diğer boşluk ise gariptir, çünkü duvar bölümleri kapı söveleri gibi düz bir şekilde bitmektedir, sanki inşaatçılar aradaki boşluğu doldurmaya niyetli değilmiş gibi. Ancak, bu boşlukta ana kaya duvarın üstünden oldukça yükselmektedir, dolayısıyla burası mezara giriş olarak kullanılmış olamaz.


Birçok taş, muhtemelen duvarın farklı bölümlerinden sorumlu taş ustalarının ekiplerini tanımlayan yazılı işaretler taşımaktadır. İşaretler arasında Hanfmann'ın (muhtemelen yanlış olarak) “Gugu” olarak okuduğu bir sembol, gamalı haç çiftleri ve Α ve Θ gibi harfler bulunmaktadır. Bu taşçı işaretleri ve inşaatın diğer detayları, Lidyalıların bu duvarı inşa etmek için işgücünü nasıl organize ettiklerini belirlememize olanak sağlamaktadır. Duvarda, her biri farklı bir bölüm veya kurstan sorumlu olan ve bazen (ama her zaman değil) yaptıkları işi işaretlerle belirten en az yedi ayrı duvarcı ekibi çalışmıştır.


1964 yılında Roma dönemine ait bir tünel ağını ortaya çıkardık. Roma tünelleri modern tünellerden daha küçüktür - 70 cm genişliğinde ve 1,8 m yüksekliğinde, sadece bir kişinin geçebileceği genişliktedir. Antik tünellerin yaklaşık 130 m'si takip edilmiştir ve keşfedilmemiş başka tüneller de kurganın içine doğru devam etmektedir. Tünellerin çoğu ya da tamamı, belki de daha sonraki tünellerden kalan toprağı bertaraf etmek için kasıtlı olarak geri doldurulmuştur. Krepis duvarı boyunca bir noktada, Romalı kaşifler en alt tabakada bir boşluk bulmuş ve bu nedenle duvarın üstünden bir blok kaldırarak duvarın arkasında bir tünel açmışlardır.


Bu tünel, kurgan dolgusu olduğu ortaya çıkınca hemen terk edilmiştir. Daha ileride, iki işçi ekibinin karşılaştığı ancak bölümleri arasına son bloğu yerleştirmedikleri ikinci bir kısa keşif tüneli kazmışlardır. Üçüncü bir noktada, Romalılar krepis duvarının arkasını 7 metre boyunca kazmış ve daha sonra tünelin devam ettiği duvarın ön tarafına geçmek için üst tabakadan bir blok çıkarmışlardır. Bu tür antik soyguncu tünelleri Alyattes kurganı ve Bin Tepe'deki diğer kurganların çoğunda bulunmaktadır.


Roma tünelleri geri doldurulduysa, bunların bir odaya açılmadığını varsayıyoruz, çünkü geri doldurma muhtemelen diğer tünellerde devam eden keşiflerden kaynaklanmıştır. Kurgandaki büyük yarık (“Karnıyarık”) da orijinal zemin seviyesine ulaşacak kadar derin kazılmamıştır. Roma tünelleri ve bizim tünellerimiz kurganın merkezine kadar girmiş ve daha sonra mezar odasını bulmak amacıyla merkezin etrafındaki alanı araştırmıştır. Bu tüneller kurganın inşası hakkında önemli bilgiler ortaya çıkarmıştır. Ancak kurgan içinde yarım kilometreden fazla tünel kazılmasına rağmen henüz bir mezar odası ortaya çıkarılamadı.


Bu kurganda kimin gömülü olduğunu bilmiyoruz. Muazzam büyüklüğü, Lidya kraliyet ailesinin bir üyesine ait olduğunu düşündürmektedir. Arkeologlar bir zamanlar, kısmen çağdaş şair Hipponax'ın bir pasajına dayanarak, Mermnad hanedanının ilk kralı Gyges'e ait olduğuna inanıyorlardı:


İzmir'e doğru giderken, Lidyalıların topraklarından; Attales'in mezarı, Gyges'in anıtı, [...] steli ve Mytalis kralı Tos'un anıtının yanından geç.... karnını batan güneşe doğru çevir.


Bu yorumda Attales Alyattes'tir; Gyges'in anıtı Karnıyarık Tepe'dir ve Tos'un anıtı da Karnıyarık Tepe'nin batısındaki Bin Tepe, Kır Mutaf Tepe'deki üçüncü büyük kurgandır. Bununla birlikte, kurgan dolgusundan elde edilen çanak çömlek, daha büyük olan kurganın MÖ 600'den daha erken bir tarihe ait olmadığını gösterir. Gyges yaklaşık MÖ 644 yılında öldüğüne göre, burası onun mezarı olamaz. Kurgan için mümkün olan en erken tarih yaklaşık MÖ 600 ile 547 arasıdır; Lidyalıların Persler tarafından devrildiği dönemdir. Bu nedenle muhtemelen kraliyet kurganları inşa etmediler; Çünkü sadece iki kral vardı: Alyattes ve Kroisos. Alyattes'in mezarı neredeyse kesin olarak Bin Tepe'deki en büyük kurgan olan Koca Mutaf Tepe'dir; ve Kroisos Persler tarafından alınmış ve Kiros'un güvenilir bir danışmanı olmuştur; muhtemelen bir kraliyet kurganına gömülmemiştir. Eğer bir kral değilse, bu mezar bir kraliçe için olabilir mi?


Sardis Kazısı link

çeviri SB




SB NOTLARI:

- "Adını Saka önderi Gogu’dan (Gagu, Gugu, Gog, Gök Han) alan Gog Boyu MÖ 665’de Kür-Araz’ın yukarı bölgelerine yerleşir... Asur Aşurbanipal (MÖ 685-631) yazıtında Luddilerin (Lidya) kralı Gugu olarak geçer... Kral Gyges’in (Gugu) adının Ogyges’ten (-Gyges), yani Oğuz’dan türetilmiş olma ihtimali bile bulunmakta" (SB-Turova ve Saka Türkleri).


- Bintepe Kurganları, Lidyalılara değil Saka-İskit Türklerine ait. Çünkü ilk kurgan İskitlerin gelmesiyle görülüyor ki bu Alyattes (Ulu-Ata) Kurganı'dır. Diğer yandan yukarıdaki veriler ışığında, babası Sadyattes'in (ö.635) kurganı ya da dedesi Ardys (Ardus, ö.637) ile büyükdedesi Gyges (Gugu/Gök, ö.644)'e ait kurgan yok! Ya da henüz bulunamadı veya adlandırılamadı! Gyges dönemiyle birlikte Kimmer (665) ve Saka-İskitlerle ya mücadele ya da ittifak halindedirler.


"Gyges oğlu Ardys’ü (Ardüs) Kimmerlerin istilasından kurtaran İskitler dışında, Ardüs’ün torunu da İskitleri barındırmıştır. Ardüs’ün torunu Alyattes (AlüAttes>Ulu Ata) ise, Siyarekses’in oğlunu öldürdükleri için Medlerden kaçıp ona sığınan Sakaları ağırlamış, daha sonra da onları paralı askerler olarak kullanmıştı. Üstelik Gyges’ten Karun’a (Kroisos) kadar Lidyalıların kaç kralı ya da soylusu vardı ki bu 500’den fazla tespit edilen (Lidya sınırları içinde) kurganlar onlara ait olabilsindi! Ayrıca Lidya Kralı Kandalus’u öldürüp dul kraliçeyle evlenen Gyges ne kadar Lidyalıydı? Bu kurganların Kimmer ya da Sakalara ait olduğu gün gibi ortadaydı." (SB-Turova ve Saka Türkleri)


EK:

Saka Türkleri, MÖ 100-MS 630, Spiti Vadisi / Hindistan-Tibet ve
Karnıyarık Kurganı, MÖ 600-547, Salihli

Yengi Öge Bey'den 
Kağan mührünün üzerinde bulunan eski Türkçe yazı damgaları ile "Sözüm" ibaresi. Kırgızistan, Talas bölgesi, Atlakh yerleşimi.
(Kaynak: A.S. Amanjolov "Eski Türk Yazısının Tarihi ve Teorisi" kitabı, s.97)







Sardesli Artemis

 


“Lidyalılar’da Hellenleşme Sardes’e Zeus tapınağını inşa ettiklerinde yaşandı."(Georgios Nakracas )


Lidya'nın başkenti Sardes’te (Salihli) Zeus tapınağı yoktur. Ancak kültü ve kutsal alanının varlığı Pers Dönemine (MÖ 6.yy) kadar gittiği epigrafik kanıtlardan bilinmektedir. Lidya'nın baş tanrıçası Artemis'tir. Lidçe Artimuu, Likçe Ertemi dedikleri "tanrça"nın adı Türkçedir ve Ertem/Erdem olarak hâlâ kullanılır.


"Geç Helenistik dönemden Roma dönemine tarihlenen ve Sardes'te Zeus kültünün bazı yönlerinin devam ettiğini kanıtlayan “Zeus'un hizmetkârlarından” Zeus'a ithaflar içeren birkaç yazıt bulunmaktadır. Bunların dışında, Paktolos'un doğu kıyısında, tapınağın nispeten yakınında bulunan Droaphernes yazıtı özellikle ilgi çekicidir; MÖ 4. yüzyıla ait bir Ahameniş orijinalinin MS 2.yüzyıla ait kopyası olan bu yazıtta “Baradatesli Zeus ”a bir heykel adanmıştır. Ne bu kültün doğası (erken tarihi ve Pers kökenli olması dışında), ne bu tanrının adı ve kimliği açıkça bilinmektedir, ne de Artemis Tapınağı'ndaki varlığı tespit edilmiştir." [Fikret Yegül, 2020]




“Hellenization of the Lydians happened when they built the temple of Zeus in Sardis.” (Georgios Nakracas )


There is no temple of Zeus in Sardis (Salihli today), the capital city of Lydia, but the existence of his cult and sanctuary is known from epigraphic evidence dating back to the Persian Period (6th century BC). The chief goddess of Lydia is Artemis, Artimuu in Lydian language, which is Ertemi in Lycian is not İndo-European or Greek origin. It is Turkish of etymology; Ertem/Erdem. The meaning is "virtuous", but back in time it was "virgin", just like the character of Artemis, a "virgin" goddess. Erdem and Ertem is in use as male/sur-name today.



"There are several inscriptions dating from the late Hellenistic to the Roman era that bear dedications to Zeus “from the servants of Zeus” that attest to the continuing observance of some aspect of Zeus cult at Sardis. Apart from these, of particular interest is the so-called Droaphernes inscription, found on the east bank of the Pactolus, relatively near the temple; it is a 2nd-century AD copy of a 4th-century BC Achaemenid original carrying a dedication of a statue to “Zeus of Baradates.” Neither the nature of this cult (except for its early date and Persian origin), nor the name and identity of this deity are clearly known, nor is its presence in the Temple of Artemis established." [Report 7: The Temple of Artemis at Sardis (2020), by Fikret Yegül]


SB


28 Eylül 2024 Cumartesi

Baybars, Bundukdar

Blown and tooled, with fired enamels and gold, height 19 cm

Egypt or Syria, late 13th - early 14th century AD


Enamelled glass stand featuring a #Mamluk princely blazon of courtly office (bow and two arrows, for a "bunduqdar", or Keeper of the Bow), with Chinese-style lotuses and phoenixes and bands with processions of real and mythical quadrupeds.

The Al-Sabah Collection


* Bunduqdar - Bundukdar was used by the Mamluk - #Kipchak #Turks as a title.

- Baybars I (1223-1277), full name; el-Melikü’z-Zâhir Rüknüddîn es-Sâlihî el-Bundukdârî, was the kağan (kaghan) of the Mamluk Turkish State, which was called as "Dawlat al-Turk (State of Turk)" or as "Dawlat al-Turkiyya (Turkish State)", who ruled (1260-77) in Egypt and Syria. So, the two arrows means = Keeper of Two Lands. And Turkish male name Baybars means "bay  -rich person, noble, sir" , "pars/bars - leopard, panther".




SB


#ArtofTurks

#art

#Turks


PS: A note to Mr. Alami;
It may be the Fatimid period, but it's a Mamluk, i.e. Kipchak-Turk Art. Even the "cup" (the Kipchak Tamga-sign) on it says "I'm Turk", along with "Art of the Steppes."



Example: Mamluk Armor with the "cup" tamga, 1428/43




Halıları boyayan sanatçı

 

'Büyük Bozkır Kraliçeleri'ni halılar üzerine boyayan sanatçı

Assel Sabyrzhanovna / 2023


"Herkes Tomiris'i, Aliya Moldagulova'yı tanıyor. Ama unutulmuş kahraman kızlarımızdan kaç tane var? Örneğin, birçok kişi Gaukhar Batyr (1700-1756), Aibike Batyr (Aybike Batur), Suyunbike (Süyün Bike 1516-1557) ve Bopay'ı (1690-1780) bilmiyor. Genç Kazak kahraman kızlarına, tarihimizdeki güçlü kadınları göstermek istedim."






link:


Heroic mothers of the great steppe

Author: Айнур Жумагазина

Qazaqstan History - link



16 Eylül 2024 Pazartesi

İştumegü / Astyages


Astyages (İştumegü), 35 yıllık saltanattan sonra (MÖ 550'de) torunu Büyük Kuruş/Kiros (Cyrus) tarafından tahttan indirildi ve böylece şimdiye kadar efendi olan Medler, Ahameniş (Pers) boyunduruğu altına girdi ve Pers dönemi başladı.


Nabonidus Kroniği*:

[6. Yıl: Ištumegu] (ordusunu) topladı ve fetih için Anšan [Pers] kralı Kyrus'a karşı yürüdü [... Ordu İştumegu'ya [Astyages] isyan etti ve esir alındı. Onu Kyrus'a teslim etti. ([...]) Kyrus, kraliyet şehri Agamtanu'ya [Ekbatana] yürüdü. Gümüş, altın, mallar, mülk, [... Agamtanu'dan ganimet olarak Anşan'a götürdü.




- İştumegu, İştümegü = ?! İlginç bir isim...

- Anşan = Tall-e Malyan. Sumerce Anşan-ki (Tuva'daki Arjan/ Arzhan/ Aržan adına benzer bir adı var!). Anşan kenti Ahamenişler tarafından ele geçirilmeden önce "Pars/Fars" bölgesindeki Elamların merkezi kentlerindendi.

- Bölgenin adı Türkçe; Pars > Pers > Fars' dönüştü.

- İştumegu (Astyages) Med kralı Siyaksares'in (Cyaxares) oğluydu. Lidya kralı Alyattis ile Siyaksares savaşmış ve güneş tutulmasıyla** savaşa son vererek kan andıyla barış yapmışlardı.


Mehmet Bayrakdar' göre İştumegu/Astyages (ö. MÖ 550) = Alp Er Tonga. 

Ancak Siyaksares'in öldürdüğü Saka liderlerinden biri de olabilir. Yani ?!;

Med Siyaksares (ö MÖ 585) İskit önderlerini öldürdü.

Med İştumegu Tonga(ise) Kiros öldürdü.

Saka Tomris'in oğlu Sparga'yı Kiros öldürdü.

Ahameniş Kiros'u Tomris öldürdü.


Ancak, İştemegu'nun Tonga olması olası değil, çünkü Alp Er Tonga MÖ 7.yy'da yaşamıştı. Ayrıca Tonga/Bartatua'nın babası (?) ya da önceki lider İşpakaya Esarhaddon tarafından öldürülmüştü;

* İşpakaya  (Spakaya) // Asur kralı Esarhaddon 676'da öldürdü

* Bartatua (İşpakaya'nın oğlu olabilir) - MÖ 679- 658/9 = Alp Er Tonga

Asurlara karşı Kimmerlerle ittifaklık.

Tonga, II.Sargon'un torunu Esarhaddon'un kızıyla evlenir. Oğlu Madyes doğar- Medlere karşı ittifak.

Bu dönemde Urartu kralı II.Rusa da diğer İskit liderleriyle ittifaklık kurar.

Bartatua oğlu Madyes ise (dayısı) Asur kralı Esarhaddon'un oğlu Aşurpanipal ile ittifaktır.

* Madyes/Madues, (ö MÖ 625) 


"Milattan önce 625 yılında Tonga Alp öldükten sonra Turan imparatorluğunu Amurg, Melike Tomars (Tomris) ve Şu adlı hanların yönettiği bilinmektedir... Turan kızlarının idolü olan Tomars'ın Tonga Alp'ın torunu olduğu söylenmektedir." Turgun Almas - Uygurlar


SB


İlginç bir link: Gahraman Gumbatov "Antik Çağ Türk Boylarının Yaşamından"

* Babil Kronikleri serisinin bir parçası, MÖ 556-539 arasını kapsar. Nabonidus Mezopotamya'nın son yerli hükümdarıdır. Babası Yeni Babil kralı Nabu-Balatsu-İqbi. (Nabu'nun Asur kralı II.Sargon'un torunu Esarhaddon'un oğlu olduğu iddiası vardır) Annesi Harranlı Adad-Guppi'dir.


** MÖ 585'deki güneş tutulmasını Miletli Thales hesaplamıştır, ancak o bunu kendi başına hesaplayabilecek gökbilimsel bilgilere sahip değildi. Bunları Mezopotamya'dan (Sumerliler güneş ve ay tutulmalarını hesaplamıştı) etkilenen Mısır'da öğrenmişti. Derler ki Mısır-603'teki güneş tutulması sırasında kendisi Mısır'daydı. Grek olmayan Miletli Thales Kadmos'un soyundan gelir. Ancak Kadmos için "Fenikeli" ya da "Mısırlı" derler. Oysa, Ay (İo)'ın soyundan olan Kadmos Anadolulu, Grek olmayan "Kar"lardandır (Karya/Karia). Baba Dağ'ın (Denizli) eski adı da Kadmos'tur.




SB - Turova ve Saka Türkleri, kitabından


Saka ve Med Türkleri


Orat, Ortak

 

"Selleis Irmağı kıyılarından Arisbe'den kocaman kızıl atların getirdiği Hyrtakesoğlu Asios."

(İl. 2:839)


* Kocaman Kızıl Atlar = ORAT, donları al ile doru arasında olan atlar.

* Hyrtakes/Hyrtakos/Hyrtakus (ὑrtakídis//Ὑρτακίδης) = URTAK - ORTAK/G





* Asios = ASİ, AS/Z TÜRKLERİ


Heredot; "ASYA adı da Prometheus'un karısından gelir, ama Lidyalılar bu ada sahip çıkma isterler; ASYA, derler, adını Prometheus'un karısı olan ASİA'dan değil, MANES oğlu (Cotys) KOTUZ'un oğlu olan ASİAS'ın adından almıştır. Bu ASİAS adını SARDES boylarından birisi olan ASİAD'lar da taşır."


* Titan Japetos (Iapetos/Yapetos) oğlu Prometheus = Ata Yafes oğlu (Pro-)MED(-eus) = Med Türkleri / Ateş / Kamlar

* Manes = Manas (Türkçe)

* Cotys, Kotus = Kotuz (Türkçe)

* Sardes/Sardeis = Doğu'da Sparda, Babil kaynaklarında Sapardu, Elam yazıtlarında İşbarda. Saka Türklerinde bir Kağan adı; İşbara. Manas destanında "Sart, tüccar, kervanbaşı", Lidya'nın başkenti Sardes/Sart'ın da "Büyük Kral/Kervan Yolu" başlangıcı olması. İlginç olanıysa "Sardes" adının ilk kez MÖ 7.yy'da yaşamış olan Sappho'nun şiirinde görülmesi, öncesi yok. Yani Sard(-es) adını Saka Türkleri vermiş oluyor. Çünkü o dönemde "Ahamenişler"in Anadolu'da olmamasını bırakın henüz "doğmamış"lardı bile. 😉


SB / Turova ve Saka Türkleri

NOT: Saka kralı Azes'in obasına da "Asii, Asiani" denilirdi.


***

"Asius, son of Hyrtacus, whom his horses tawny and tall had borne from Arisbe, from the river Selleïs." (Iliad, 2:840)

Gr:"ἄsios ὑrtakídis ὃn ἀrísbithen féron ἵppoi aἴthones megáloi potamoῦ ἄpo sellíentos. (Ἄσιος Ὑρτακίδης ὃν Ἀρίσβηθεν φέρον ἵπποι, αἴθωνες μεγάλοι ποταμοῦ ἄπο Σελλήεντος.)"


* Tawny and tall horses = ORAT (Tr. etymology),  red chestnut coloured horses.

* Hyrtakes/Hyrtakos/Hyrtakus (ὑrtakídis//Ὑρτακίδης) = U/ORTAK/G (Tr.etymology), co-workers, partner.

* Asios (ἄsios//Ἄσιος) = ASI, AS/Z TURKS.

The tribe of the Scythian/Saka-Turk of king Azes is called;  ‘Asii, Asiani’.


Herodotus; ‘...ASIA after the wife of Prometheus;​ yet the Lydians claim a share in the latter name, saying that ASIA was not called after Prometheus' wife ASIA, but after ASIES, the son of COTYS (Kotus), who was the son of MANES, and that from him the ASIAD clan at SARDIS also takes its name.’


* Titan Japetos (Iapetos)' son Prometheus = Ancestor (=Ata,Tita, Tr etymology) Yafes son (pro-) MED (-eus = the suffixes -eus is not Greek, but Anatolian origin), Med/Media Turks. Yafes (Japetos/Iapetos is also considered by the "Holy books" as the ancestor of the Turkish tribes.

* Manes = MANAS (Kyrgyz Tr.), Leader/hero name and epic "Manas Saga" or "Epic of Manas".

* Cotys = KOTUZ (Tr.etymology), Tibetan ox, wild bull.

* Sardis/Sardes/Sardeis = As "Sparda" in the East sources, "Sapardu" in Babylonian, "Ishbarda" in Elamite inscriptions. The name of a khan (kagan) among Saka Turks is "Işbara". In the Manas saga, "Sart" is a "merchant, caravanbashi" . The capital city of Lydia, Sardes/Sart is also the beginning of  "Great King Road / Caravan Road". The interesting thing is that the name "Sardes" was first used in 7th c BC, in the poetry of Sappho, not before. In other words, Sard(-es) is given name by the Saka Turks. Because at that time, let alone the fact that the "Achaemenis" were not in Türkiye (Anatolia / Asia Minor), they were not even "born" yet.


SB.





Türk Sembolleri - Turkish Symbols / Book

 



Türk Sembolleri. Hun Dönemi Türk Motif ve Sembollerinin Sanat ve Hayata Yansımaları

Turkish Symbols. Reflections of Hun Period Turkish Motifs and Symbols in Art and Life

Doç. Dr. Gözde Sazak (İstanbul Üni.) // PDF:


Hun dönemi Türk motif ve sembollerinin sanata ve hayata yansıması, Selçuklu İmparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti'nde varlığı görülmüş; Türk milletinin ve devlet kurumlarının sanatta ve hayattaki yansımaları, sırları damarlarımızdaki asil kanda varlığını sürdürmüştür.

Tezimizin sonucu, bir kartalı andıran anlamlar zincirini, bir çarkıfelek figürü gibi birbirinin içini doldurarak daire çizen bir bütün olarak görmeye çalışmaktadır. Türk tarihinde binlerce yıldır tekrar eden kut-alp motifi, Türk kültürünün aynasıdır. Türk töreninde olduğu gibi, sabit anlamların birbirini takip etmesi ve bütünü tamamlamasıyla sabitlenen ulusal ruh.

Pazırık 5 Kurgan'daki yukarıda bahsedilen arkeolojik buluntular, o dönemin kutsal-alp'i Hun Hakan'ın milli ruhunun, daha yakın bir zaman olan Yavuz Sultan Selim'in kutsal-alp'inde görülen ayna olmaya devam ettiğinin kanıtıdır.

Tezimizin önerisini kanıtlamak için Pazırık Kurganları (MÖ 4.-6. yüzyıl), Noin Ula Kurganları (MÖ 2. yüzyıl - MS 1. yüzyıl) ve Nagy Szent Miklos kazı alanı (MS 4.-5. yüzyıl) olmak üzere üç ayrı kurganı inceledik. Farklı bölge ve zaman dilimlerinden olmalarına rağmen, motif ve sembollerin sürekliliği nedeniyle seçilmişlerdir.






ENG:

Turkish Symbols. Reflections of Hun Period Turkish Motifs and Symbols in Art and Life

Assoc. Prof. Dr. Gözde Sazak.// Full PDF:

Istanbul University, Research Institute of Turkology, Türkiye, 2022


The Hun period of Turkish motifs and symbols are reflected in art and life and their existence has been seen throughout the Seljuk Empire, Ottoman Empire and the Republic of Turkey; in art and life the reflections of the Turkish nation and its state institutions, and secrets are available for existence in the noble blood in our veins.

The result of our thesis attempts to see the chain of meanings, which is like an eagle, as a whole, drawing a circle by filling each other like a passionflower figure. The kut-alp motif, which has been recurring for thousands of years in Turkish history, is the mirror of the Turkish national spirit, which, as in the Turkish ceremony, is fixed by the fact that fixed meanings follow each other and complete the whole.

The aforementioned archaeological finds from Pazyryk 5 Kurgan serve as proof that the national soul of the sacred-alp Hun Hakan of that period, continues to be the mirror seen in the sacred-alp of the a more recently time in Yavuz Sultan Selim.

In order to prove the proposal of our thesis, we examined three individual kurgans, namely Pazyryk Kurgans (4th-6th BCE), Noin Ula Kurgans (2nd century BCE - 1st century CE), and Nagy Szent Miklos excavation area (4th-5th CE). Although they are from different regions and time periods, they were chosen because of the continuous of motifs and symbols.




TÜRKLER / TURKS


30 Ağustos 2024 Cuma

Tang Türkleri

Tang Dönemi (618-907)

Pars (ya da Çita?) ile Atlı Avcı / Prenses Yongtai Mezarı (706),

Qianxian, Shaanxi Eyaleti, 1960/2'de bulundu / Shaanxi Tarih Müzesi

Tang Dynasty (618-907)

Mounted Hunter with cheetah / Princess Youngtai Tomb (706),

Qianxian, Shaanxi Province, 1960/2 / Shaanxi History Museum


"Çitalar genellikle iç korneadan burun köprüsünden ağza kadar uzanan lekeler ve belirgin siyah işaretlerle tasvir edilir; vaşaklar, siyah kürk tutamları olan dik kulaklarla gösterilir. Burada görülen hayvanın ne vaşağın dik kulakları ne de çita lekeleri vardır. Bununla birlikte, yuvarlak kulaklar karakteristik olduğundan ve vücut izleri aşınmış olabileceğinden çitaya daha yakındır." (Metropolitan Müzesi)


Benim tahminim ise bunun bir Pars olduğudur.

Tıpkı Selçuklu sanat eserindeki gibi.

Her iki eserde de atın kuyruğu düğümlüdür.


Evreni öldüren bir Alp

Kuyruğu düğümlü atı ve ongunu Pars

Kemer veya koşum takımı için bronz dekoratif levha

Selçuklu Türkleri, 12.-13. yüzyıl / Türkiye veya İran'dan,

Al-Sabah Koleksiyonu, Kuveyt

A Hero battling the dragon
His horse with knotted tail and his totem leopard.
Bronze decorative plate for a belt or harness
Seljuq Turks, 12th-13th century / from Türkiye or Iran,
Al-Sabah Collection, Kuwait
#ArtofTurks
#Turkish Art & Culture



Wolfram Eberhard’a göre “Wei sülâlesi ortadan kalktıktan sonra da Çin'de Türk kanı karışmıştır. Su (580-618) hatta Tang (618-907) sülâlesi kısmen Türk menşelidir.”


SB

____

ENG:

"Cheetahs are often depicted with spots and the distinck black markings that extend from the inner cornea down the nose bridge to the maw; lynxes are shown with upright ears with tufts of black fur. The animal seen here has neither the upright ears of the lynx nor the spots of a cheetah. Nevertheless, it is closer to a cheetah since the rounded ears are characteristic and the body marks may be worn away." (Metropolitan Museum)


My guess is that this is a Leopard.

Just like in the Seljuk art work 

In both works, the horse's tail is knotted, which is a tradition of the Turks.


According to Wolfram Eberhard, “After the Wei family disappeared, Turkish blood was mixed in China. The Su (580-618) or even Tang (618-907) family is partially of Turkish origin.”


SB


Çin ve Türkler / China and Turks

Karluk Türklerinin Tanglara karışması / Karluk Turks among Tang dyansty