8 Ekim 2017 Pazar

BAY-KÖL (Baikal Lake)




Baykal = Bay+köl (göl) - Zengin Göl
"Baykal Gölü" demek yanlış, çünkü "Bay Göl Göl" demiş oluyoruz...


Baikal Lake = Bay+kal (köl/göl)
Bay = Turkish origin, means "rich person, noble". Today also used as "Man, Mr. or Sir" (Bay-Bey).
Köl/göl (kal) = Turkish origin, means "Lake".



Kam Kayası - Olkhon Adası - Bayköl
Shaman Rock - Olkhon İsland - Baikal Lake

The population of the island is less than 1500 and consists mostly of Buryats, the island's aboriginal people. The village of Khuzhir is the administrative capital of Olkhon, designated as such in April 1987, when the Soviet government issued a comprehensive decree protecting Lake Baikal. Khuzhir includes about 1,200 residents, 
boasts a museum of local nature and history.

Most residents are fishermen, farmers, or cattle-ranchers. Due to an increasing number of tourists from all over the world, many residents work in this sector as well and tourism has become an important part of the economy in Olkhon.

The Buryats believe the island to be a spiritual place, and on the western coast, close to Khuzhir,Shaman Cape, Island Olkhon there is Baikal's most famous landmark - Shamanka, or Shaman's Rock. Natives believe that Burkhan, the most powerful god in Buryat area, lives in the cave in this rock. The rock is one of nine Asian Most Sacred Places.

Olkhon is one of the sacred shamanist centers and is considered to be a centre of Kurumchinskay culture of VI-X centuries. There are Buddhist inscriptions on rocks, and an ancient cave-dwelling was recently discovered. (link)



 Gök Direkleri - Çaput BağlamaOlkhon Adası - Bayköl
Poles - Knotting ribbons ritualOlkhon İsland - Baikal Lake





 Saklı Yord (Yurt?!) Dağı (Kurgan?)
Her sene yazı karşılamak için biraraya gelen yerli halk dağın etrafında dans ediyorlar. 
Yakınlardaki bir mağarada da kaya resimleri mevcut.
Yord = Yordin's Game
Yurt = Yurdun, yurdum ?!

Sacred Yord Mountain
Every year locals come together and celebrating the coming of summer and dances around the mountain. 
There is also cave drawings nearby. (link)








 Sagan-Zaba Kaya Resimleri - Bayköl
1881 de bulunan kaya resimleri doğa tarafından tahribata uğramış, sadece 5 kaya resmi kalmış. 
Hayvanlar, kamların av öncesi dansı gibi betimlemeler var. 2000 yıllık...

Rock paintings Sagan-Zaba - Baikal Lake
First discovered in 1881. However, unfortunately, time and nature rather badly damaged these unique monuments of history, only five fragments remain to this day. These drawings depict various animals, 
shamans in a ritual dance before the hunt. More than 2 thousand years old. (link - link)








Ek bilgi Sevgili Arkadaşım Nuray Bilgili'den:
GÖK DİREKLERİ VE AT ÇAKLARI..


Arkaik insanların yaptığı her ritüel kutsaldır ve kesinlikle Tanrısal ve Göksel bir bağlamı vardır. Dik duruş sayesinde insanlar bulundukları konumu ve merkezi, “yukarı-aşağı” eksenden çıkan, dört yatay yön doğrultusunda düzenler. Bir başka deyişle mekan insan bedeninin etrafında, öne, arkaya, sağa, sola, yukarı ve aşağı doğru uzanıyormuşçasına simgelenir. Bunlar merkez simgeciliği ile de alakalıdır.

Eski insanlar "Gökyüzünde ne varsa, yeryüzünde de o olmalı" mantığı ile hareket ederdi. Şehirlerini tapınaklarını takımyıldızların konumlarına ve izdüşümlerine göre yaparlardı. Türk kozmoloji düşüncesine göre, Gökyüzünün merkezi "kutup yıldızı" idi. Buna göre yeryüzünde de bir "merkez" olmalıydı. Yeryüzündeki "merkez", gökyüzündeki "merkez" ile iletişimi sağlayan kutsal yerler olarak kabul edilirdi. Kutlu Gök Direkleri işte bu iki merkezi birbirine bağlamak için dikilirdi. Bu merkez Dünyanın Ortası idi. Merkezin dört tarafına "Dünyanın Dört Yönünü" ifade eden dört direk dikilirdi. Merkez ve Dört Yön Sembolizmi.


Bu "Merkezlerin" etrafında gerçekleştirilen çeşitli ritüeller ile insan Tanrıyla bütünleşirdi. Kurban törenleri, Merkez etrafında gök katları sayısınca 7 ya da 9 kez dönme, ya da renkli bez bağlama ritüeli buralarda yapılırdı. Jung bu Sembolizm ile ilgili, "Dört Dörtlük İnsan" ya da "Dört Başı Mamur İnsan" terimini kullanır. Bu Kozmos ile bütünleşmiş ya da Tanrıya ulaşmış Ermiş İnsan demektir. "